Malatya, 03 Ekim 2023 tarihinde saat 11:23’te merkez üssü Dulkadiroğlu olan 3,9 büyüklüğünde bir deprem ile sarsıldı. Depremin derinliği 11,5 kilometre olarak ölçüldü. Yaşanan bu doğal afetten sonra bölge halkı bir an için büyük bir endişe yaşadı. Sarsıntının hissedilmesiyle birlikte, insanlar hemen binalarından dışarı çıkarak güvenli alanlara yöneldiler. Ancak, can ve mal kaybı yaşanmaması bu durumu biraz olsun rahatlattı.
Yaşanan bu deprem, Malatya'da son dönemde meydana gelen sarsıntılardan biri olarak kayıtlara geçti. Uzmanlar, Malatya'nın deprem kuşağında yer aldığını belirtirken, özellikle bu büyüklükteki depremlerin sık sık yaşanmadığına dikkat çekiyorlar. Ancak Malatya bölgesinde, yer altı fay hatlarının hareketliliği, zaman zaman bu tür küçük ama hissedilir depremlerin yaşanmasına yol açabiliyor. Deprem uzmanları, halkın bu tür durumlarda sakin kalması ve gerekli önlemleri almasının önemini vurguluyor. Okul ve iş yerlerinde alınan güvenlik önlemleri sayesinde, depremin etkileri en aza indirilmiş durumda.
Malatya'nın deprem riskine karşı dayanıklılığını artırmak ve olası risklere hazırlıklı olmak amacıyla çeşitli çalışmalar yürütülmekte. Bu kapsamda, yerel yönetimler ve devlet kurumları, depreme karşı yapısal önlemleri güçlendirmek ve halkın bilinçlenmesini sağlamak için eğitimler düzenliyorlar. Ayrıca, binaların deprem yönetmeliğine uygun olup olmadığı denetimlerle kontrol ediliyor. Bu tür etkinliklerle halkın deprem öncesi, anı ve sonrasında nasıl davranması gerektiği anlatılmakta. Malatya'da yaşanan bu son sarsıntı, kırılgan yapıların önemini bir kez daha gündeme getirdi ve halkı bilinçlenmeye teşvik etti. Son yıllarda, bu konuda yapılan çalışmaların artması, gelecekte yaşanabilecek daha büyük depremlerde olası can kaybını en aza indirgemek için önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Son olarak, depremlerin her zaman önceden tahmin edilemeyeceği ve toplumun her kesiminin bu gerçek ile yüzleşmesi gerektiği unutulmamalıdır. Toplum olarak afetlere karşı hazırlıklı olmak, yaşanan depremlerin yarattığı tahribatı en aza indirmek için büyük bir önem taşımaktadır.