Kütahya, 14 Ekim 2023 tarihinde, saat 14:15'te 3,5 büyüklüğünde bir deprem ile sarsıldı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre, depremin merkez üssü Kütahya'nın Gediz ilçesine yakın bir noktada gerçekleşti. Bölgedeki halk, meydana gelen sarsıntıyla birlikte kısa süreli bir tedirginlik yaşadı. Sarsıntının etkisi her ne kadar kısa sürmüş olsa da, yerel halkın depreme karşı duyarlılığı, geçmişte yaşanan büyük depremler nedeniyle hala taze. Kütahya'nın depremle ilgili geçmişi, halkın bu tür olaylara karşı aldığı önlemleri ve psikolojik etkilerini daha da anlamlı hale getiriyor.
Depremin hemen ardından, bölgedeki birçok vatandaş evlerini terk ederek dışarı çıkma ihtiyacı hissetti. İlk anda paniğin hakim olduğu anlarda, sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar da durumu daha da gergin hale getirdi. Kütahya'nın yanı sıra çevre illerde de hissedilen deprem, özellikle gençler arasında kaygı yaratırken, daha yaşlı nesil için ise "alışıldık bir durum" olarak değerlendirildi. Yetkililerin yaptığı açıklamalarda, herhangi bir can veya mal kaybı yaşanmadığı ifade edilirken, sarsıntının ardından Kütahya Belediyesi ve AFAD ekipleri saha taramasına çıktı.
Bu tür sarsıntılar, Kütahya'da depreme karşı alınacak önlemleri bir kez daha gündeme getirdi. Uzmanlar, deprem sigortasının önemine ve binaların depreme dayanıklılık testlerinden geçmesinin gerekliliğine dikkat çekiyor. Kütahya Belediyesi, vatandaşların bilgi almasını kolaylaştırmak amacıyla seminerler düzenlemeyi planlıyor. Ayrıca, depremle ilgili acil durum planlarının gözden geçirilmesi ve toplum bilincinin artırılması adına çeşitli kampanyalar yapılması öneriliyor. Bu tür eğitimler, hem bireylerin hem de toplumun daha bilinçli olması için büyük önem taşıyor.
Kütahya'daki bu 3,5 büyüklüğündeki deprem, halkın geçmişte yaşadığı travmaları bir kez daha hatırlatırken; aynı zamanda bulunduğumuz coğrafyada depremin kaçınılmaz olduğunu da gözler önüne serdi. Deprem gerçeğini kabul eden bir toplum olarak, önlemlerimizi almak ve bilinçlenmek adına adımlar atma zamanının geldiğini bir kez daha anımsıyoruz. Gerçekleşen bu sarsıntı, sadece fiziksel güvenliğimiz için değil, psikolojik sağlamlığımız için de bir farkındalık yaratılmıştır.