İstanbul'un güzel bir mahallesinde oturan Ahmet ve Zeynep Yılmaz çifti, 21 yıldır dedelerinden kalan geleneksel zanaatı sürdürerek hem aile mirasına sahip çıkıyor hem de yerel kültüre katkıda bulunuyor. Özellikle son yıllarda el emeği ürünlere olan ilginin artmasıyla birlikte, Yılmaz çiftinin çalışmaları daha fazla ilgi odağı haline geldi. Dedeleri Osmanlı döneminde bu zanaatı icra eden Yılmaz çifti, günümüzde de hem bu kültürü yaşatmak hem de ekonomik bağımsızlıklarını sağlamak için çaba gösteriyor.

Kültürel Miras ve Modern Yaklaşımlar

Ahmet Yılmaz, bu zanaatın sadece bir iş değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu vurguluyor. “Dedelerimiz bu işi yaparken bizlere yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda bir insanlık dersi bıraktı. Her ürün, her dokuma aslında bir hikaye taşır,” diyor. Zeynep Yılmaz ise, “Eşimle birlikte bu geleneği yaşatmak, özellikle çocuklarımıza aktarabilmek en büyük hedefimiz” diyerek, bu işin nasıl bir aile geleneği haline geldiğini anlatıyor.

Yılmaz çiftinin atölyesinde ürettiği ürünler arasında geleneksel dokumalar, el yapımı tekstil ürünleri ve çeşitli aksesuarlar yer alıyor. Zeynep, “Her bir ürün, özveriyle yapılıyor. Kullanılan malzemeler doğadan geliyor, elden ele geçiyor. Amacımız kaliteden ödün vermeden üretim yapmak” ifadelerini kullanıyor.

Topluma Katkıları ve Sürdürülebilirlik

Zanaatlarına olan ilgiyi artırmak amacıyla seminerler düzenleyen Yılmaz çifti, genç neslin bu geleneksel zanaata olan ilgisini çekmek için çeşitli atölye çalışmaları yapıyor. “Bizi ziyaret eden gençler, sadece öğrenmekle kalmıyor, aynı zamanda bu zanaatın geleceğine katkı sağlıyor. Onlara bu geleneği sevdirmek, bizler için son derece önemli” diyor Ahmet Yılmaz.

Ayrıca, Yılmaz çifti, çevre dostu malzemeler kullanarak sürdürülebilir bir yaklaşım benimsiyor. Bu bağlamda, geri dönüşüm materyallerini de ürünlerinde kullanmaya özen gösteriyorlar. “Doğaya ve çevreye duyarlı olmak, geleneklerimizi yaşatırken aynı zamanda geleceğimizi de korumak anlamına geliyor,” diyor Zeynep Yılmaz.

İstanbul'un tarih kokan sokaklarında hayata geçirdikleri etkinlikler, geleneksel sanatların yaşatılması açısından oldukça önemli bir yere sahip. Öyle ki, düzenledikleri atölyelere katılanların büyük bir bölümü, bu tür el emeği ürünlere talip oluyor. Yılmaz çifti, sosyal medya üzerinden de ürünlerini tanıtmakta ve bu sayede daha geniş kitlelere ulaşmayı başarıyor.

Yılmaz çiftinin emeği, sadece kendi aileleri için değil, aynı zamanda topluma da katkı sağlıyor. Kendi zanaatlarını yaşatarak gençlere ilham veren çift, yerel ekonomiye de destek vererek sürdürülebilir bir çark yaratıyor. “Bizim için önemli olan, bu zanaatın ölmemesi. Bunun için sebat etmeli ve sürekli yenilikler denemeliyiz” diyor Ahmet Yılmaz.

Sonuç olarak, Yılmaz çifti, 21 yıldır sürdürdükleri zanaat ile yalnızca bir iş yapmıyor, aynı zamanda kültürel bir mirasın devamlılığını sağlıyor. Dedelerinin izinden giden bu çift, geleceğe umutla bakarak cesur adımlar atmaya devam ediyor. Zeynep Yılmaz, “Bizim amacımız, bu gelenekleri yaşatmak ve genç nesillere aktarmak. Birlikte daha güçlü olacağımıza inanıyoruz” diyerek, umut dolu bir mesaj veriyor.